Bağda Kök Ur Hastalığı

Bağda Kök Ur Hastalığı [Agrobacterium vitis (Ophel and Kerr)]

Tanımı ve Yaşayışı

Bağda kök uru hastalığına sebep olan bakteriyel etmenin, alkali topraklarda, hafif asit karakterde topraklara oranla daha çok yayıldığı saptanmıştır. Hastalık etmeni sistemik olarak asma bitkisinde, toprağa karışmış urlarda ve kök parçalarında uzun yıllar canlılığını sürdürebilmektedir. Bulaşık topraklara konukçu bitki dikildiğinde bakteri asmalara don, hastalık ve zararlı, kültürel işlemler gibi herhangi bir nedenle açılmış yara yerlerinden giriş yaparak hastalık oluşumuna sebep olur.

Zararlı Olduğu Bitkiler ve Zarar Şekli

Hastalık, omcanın toprağa yakın kısımlarında ve kollarda görülür. Yaz başlangıcında beyaz-krem renkli ve yumuşak görünümlü olan urlar, yaz sonunda kahverengine, sonbaharda ise kuru ve odunsu bir yapıya dönüşürler. Özellikle don olaylarının görüldüğü yerlerde asma üzerindeki don çatlakları boyunca urlanma olabilmektedir (Şekil 17). Fidanlıklarda ise, fidanların köklenme noktalarında, köreltilmiş gözlerde ve aşı noktalarında urlar görülür. Urlu bitkilerde besin elementleri ve su iletimi sekteye uğrar, gelişme geriler ve sürgünün ur üstünde kalan kısımları kuruyabilir. Hasta bitkiler olumsuz çevre koşullarına ve özellikle soğuk zararına daha duyarlı hale gelirler. Hastalık etmeninin konukçusu asmadır.

Toprağa yakın kısımlarda görülen urlar ve Bağ kök uru.

Kültürel Mücadele

Agrobacterium vitis’le mücadelede en etkili önlem, yeni baÄŸların bu etmenden ari sertifikalı üretim materyalleri (fidan, çelik, kalem) kullanılarak üretilmiÅŸ fidanlarla kurulmasıdır. Bulaşık omcaların bu etmenden arındırılmasında meristem kültürü etkili bir yöntemdir. Yine fidan üretiminde kullanılacak olan dormant dönemdeki anaç ve kalem çeliklerinin 50 0C sıcaklığa ayarlı su banyosunda 30 dakika süreyle sıcak su uygulamasına tabi tutulması bulaşık materyallerde A.vitis’in etkinliÄŸini önemli ölçüde azaltmaktadır. Ağır ve su tutma kapasitesi yüksek olan topraklarda ve kış-ilkbahar donlarının yoÄŸun görüldüğü yerlerde fidanlık ve baÄŸ tesisinden kaçınılmalıdır. Aşılama sırasında anaç kalem uyumuna dikkat edilerek, yara yerlerinden bakteri giriÅŸini engellemek için aşı yerleri steril parafin ile kapatılmalıdır. Bakım iÅŸlemleri sırasında asmanın gövde ve dallarının yaralanmamasına dikkat edilmelidir. Bakterinin budama, aşılama gibi yetiÅŸtirme tekniklerinin uygulanması sırasında yayılmasını önlemek amacıyla, kullanılan aletler her seferinde % 10’luk sodyum hipoklorite (çamaşır suyu) batırılarak dezenfekte edilmelidir.

Bağdaki ağır bulaşık asmalar sökülüp imha edilmeli, söküm yerinde 40 cm derinlik ve 20 cm genişliğinde tecrit çukuru açılarak içerisi sönmemiş kireçle doldurulmalıdır. Hastalığın görüldüğü bağlar söküldükten sonra en az 5 yıl süreyle yeni bağ tesis edilmemeli, mısır, buğdaygiller, soğanlı bitkiler, yonca ve kuşkonmaz gibi bitkilerle 5 yıllık ekim nöbeti uygulanmalıdır. Hastalığa nispeten daha az duyarlı çeşitlerin üretimine yönelinmelidir. Köklerin yaralanmasına sebep olan toprak altı zararlıları ile mücadele edilmelidir.

("TEORİDEN PRATİĞE KÜLTÜREL MÜCADELE" kitabından)

(ISBN: 978-605-9175-21-0)

Facebook'ta Yayınla>
Soru / Yorum Eklemek İçin Tıklayınız
..:: Sorular / Yorumlar ::..
Henüz yorum eklenmemiştir. Yorum Eklemek için Tıklayınız.
Ne? nedir? Nasıldır? Nasıl yapılır? Ne zaman yapılır?
Copyright - Tarım Kütüphanesi - 2007