Hertürlü çiftci organizasyonlarında, payına düşen maddi-manevi her külfete katlanarak işin bir ucundan tutan Ticaret Borsamızı hep merak etmişimdir. Acaba tarım sektöründe bu kurumun aktivitesi nedir? Hizmet yelpazesindeki yeri neresidir diye.
Teşkilatımızla, pek çok ortak çalışmaya omuz veren, başarılması güç projelerin altından kalkmada hep yanımızda bulduğumuz bu kurumu sayfamıza taşıyıp, borsamızın benim için ne ifade ettiğini okurlarımla paylaşma fikrim geliştiğinde; Ticaret Borsası salonunda ağaçlandırma ile ilgili programı takip ediyordum. Kürsüde, Borsa Başkanı Mehmet Kara 1 milyon 180 bin fidanın toprakla buluşmaya hazır olduğunu müjdeliyordu. Konuyla ilgili kuruluşlar, üst düzey Devlet temsilcileri ve basının bulunduğu salonda; dikilecek fidanların süne mücadelesine yapacağı katkı, ekolojik dengeye ve iklime etkisi ile kıraç topraklarda da ağaçlandırmanın başarılabileceği konuşuluyordu bu programda. Karmaşık duygular içinde izliyorum verilen mesajları. Birileri hayasızca yakıp yıkarken ormanlarımızı, birileri toprağa fidanlar dikerek vefasını ortaya koymaya çalışıyor, kimileri laf üretip şov yaparken, birileri ölmez eserlere imza atarak amel defterini ebedi açık tutacak adımları atıyor. Bir slogan, özlü bir söz arıyorum duygularımı ifade edebilmek için. İbadet sayılan bu kutsal hizmete şu müthiş sözler anlam katacaktır umarım…
“Toprakta değil,marifet taşta kayada su çıkarmak, ağaç bitirmektir.
Düz yolda yürümek kolay, hüner; uçurumları aşıp maksûda ermektir”
Asli görevi ‘5174 sayılı kanunda yazılı esaslar dahilinde borsaya dahil maddelerin alım ve satımı ve fiyatların tesbit ve ilan işleriyle meşgul olmak üzere kurulan tüzel kişiliği haiz kamu kurumları’ diye tarif edilen Ticaret Borsaları; ürünün gerçek değerini bulmasına hizmet ederek tescilinin yapılmasını sağlayan kurumdur. Çiftci örgütlenmesinin temel halkasını oluşturarak, üreticinin pazarlık gücünü artıran, tarım ve sanayi entegrasyonuna katkı koyan, ürün kalitesinin yükseltilmesine ve özellikle ihracatın artmasına hizmetleri olan bu güçlü kuruluşlar ayrıca, ekonominin kayıt altına alınmasında ve vergi gelirlerinin artmasında önemli roller üstlenmektedir. Yani, ticarete yön,hız ve dinamizm kazandıran lokomotif bir güçtür.
Hububat, hububat mamülleri, bakliyat, yem bitkileri, kimyon, çemen gibi çeşitli maddeler, tiftik-yapağı gibi tekstil hammaddeleri, canlı hayvan ve hayvansal ürünler, hamderiler, yağlı tohumlar, nebati yağlar ve meyve çekirdekleri Konya Ticaret Borsası’nda işlem gören Tarımsal ve hayvansal ürünlerimizdir. Bu ürünlerle ilgili meslek gruplarının yer aldığı Konya Ticaret Borsası işlem hacmi en yüksek borsalar arasında yer almakta ve ülke genelinde hububat konusunda otorite olmanın haklı gururunu yaşamaktadır.
1912 yılında açılan ilk ticaret borsamızın faaliyeti 1.Dünya Savaşı yüzünden durmuş, 1924 yılında büyük önder Atatürk’ün imzasını taşıyan ikinci açılışıyla Anadolu’nun ilk borsası olarak hizmete başlamış ve bu gün de zirvedeki yerini muhafaza etmektedir…
Büyük Buğday Pazarı içinde, 1997 yılından bu yana çağın koşullarına göre inşa edilen yeni binasında hizmetlerini yürüten borsamızı daha yakından tanımak, Süne Mücadelesi, Sertifikalı Tohum ve Ağaçlandırma faaliyetlerine yaptığı hizmetlerin yanında, kurduğu ileri teknolojik donanıma sahip laboratuvarlarıyla yerine getirdiği etkin hizmetleri okuyucumun dikkatine sunmak adına 15 Aralık’ta Konya Ticaret Borsası’nın misafiri olduk. Estetik mimarisiyle dikkat çeken hizmet binası çok iyi dizayn edilen iç mekanıyla da insanı etkileyen, her metrekaresi borsa hizmetlerinde kullanılmak üzere planlanmış pırıl pırıl bir mekan. Kendi alanında şaha kalkan bu kurum, modern ve iletişimi mükemmel personel yapısıyla ve iş ciddiyetiyle hep dikkatimi çekmiş, bu duruşun sırrını merak etmişimdir. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kara’yı yakından tanıyınca kafamdaki birçok soruya cevap buldum tabi ki. Babacan tavrıyla, sözünü sakınmadan düşüncelerini net ifade eden bu saygıdeğer insanı tanıyıp bu satırlarda düşüncelerini ifade edebilmek benim için büyük bir onurdur. Tamı tamına üç saatini ayırdı bize. Borsamızın tanıtımını amaçladığımız çalışmamıza verdiği değer, esirgemediği nezaketi için ve çok değerli bulduğum fikirlerini bizlerle paylaştığı için minnettarız kendilerine. Uğruna 20 yılını verdiği borsa yöneticiliğinin duayeni kabul edilen sayın Mehmet Kara’yı dinledikçe, başarılı bir iş adamı ve sevilip sayılan bir yönetici olmasının sırrını kavradım. Yıllardır süren mücadelede nihayet hakkından gelinen süne belasını kurumumuzla beraber nasıl bertaraf ettiklerini, arkadaşlarımızın süne mücadelesindeki gayretlerini takdire şayan bulurken, tahsis ettikleri teknik donanım,araç tahsisi ve hertürlü imkanlarını seferber edip biyolojik mücadeleyle kazanılan mücadelenin sonunda trilyonlarla ifade edilebilecek kazanımlarımızı, buğdayımıza, ekmeğimize gelen kaliteyi anlatırken; sertifikalı tohum kullanımını çiftçimize kabul ettirip 54 tane bayi zincirini nasıl kurduklarını, %86’sı kıraç topraklarımızda uygun fidan ve yer seçimiyle nasıl ağaçlandırma yapılacağını anlatırken o atmosferin heyecanına sürükleniyoruz bizde. İlime, bilime inancını, çalışanına değer verdiğini, herkesi mutlaka dinleyerek insani ilişkilerini düzenlediğini müşahade ettik. Bizi alıp gezdiriyor kurum içerisinde. Kilerinden mutfağına, laboratuvarından toplantı salonlarına kadar her yeri dolaşıyoruz. Hizmet binasının her köşesinde hijyen kurallarına verilen önemi hissediyoruz. Üstüne titrediği toprak analiz,gıda ve satış öncesi fiziksel analiz laboratuvarlarının Avrupa Standartlarına ulaştığını, görsel ve fiziksel muayeneyle yapılan alışverişe dayalı sistemden kalite sertifikasyonlarına dayanan sisteme ulaştıklarını anlatırken yaşadığı heyecanı görmelisiniz. Mesajını veriyor sayın başkanım “Çiftci varsa tüccar vardır, çiftci varsa sanayici vardır” dedikten sonra çiftcinin, köylünün ve esnafın herdaim yanında olduklarını ilave ediyor…
Unutulmaz hoş anılarla ayrılırken Konya Ticaret Borsası’ndan bir anektodu okuyucularıma aktarmak istiyorum. Başkanla asansörde yukarı çıkacağız, borsa çalışanı iki genç bize yol verip kenara çekildiler, onları da kabine davet eden başkan “ Aslan parçaları nasılsınız bakalım, bir sorununuz varmı” diyerek gönüllerini alışına şahit olduğumda anladım ki motivasyonun en iyi yolu sevgi ve saygı ortamını yaratmaktan geçiyor. Dinamik bir ekip ruhu, sevgi ve disiplinin bir potada eritilmesiyle böyle oluşturulsa gerek…
Şahsınızda bütün borsa çalışanlarını kutluyoruz sayın başkanım. Sofralarımıza gelen her nimette sizlerin de emeği olduğunu unutmayacağız. Muhtac olduğumuz kıraç topraklarda yeşerecek fidanlarınız yüreğinizin sesi olsun…
Saygılarımla.
Facebook'ta Yayınla>